Yetmiş bin şeytan çıkarma ayini gerçekleştiren Peder Gabriele Amorth, "kötülüğün siyasette var olduğunu" ve en kötü suçluların kurtuluş gücünün ötesinde olduğunu söyledi.

Peder Amorth, ölümünden kısa bir süre önce Maria Mensajera - diğer adıyla Mary Messenger - adlı karanlık İspanyol dergisine verdiği ve yakın zamanda ortaya çıkarılan röportajında, Şeytan'ın büyüsüne kapılma riskinin en fazla politikacılarda olduğunu söylemişti.

Amorth, "Şeytan siyasette var, aslında oldukça sık. Şeytan iş dünyasının liderlerini ve siyasi makamları ele geçirmeyi sever. Hitler ve Stalin ele geçirilmişti. Nereden mi biliyorum? Çünkü milyonlarca insanı öldürdüler.İncil der ki, 'Onları meyvelerinden tanıyacaksınız'. Ne yazık ki onlara yapılacak bir şeytan çıkarma ayini yeterli olmazdı çünkü yaptıklarından emindiler.Bunun kelimenin tam anlamıyla bir ele geçirme olduğunu söyleyemeyiz, daha ziyade Şeytan'ın telkinlerini tamamen ve gönüllü olarak kabul etme olduğunu söyleyebiliriz" dedi.

Peder Amorth, gerçekleştirdiği on binlerce şeytan çıkarma ayininden çok daha fazlasını gerçekleştirebileceğini çünkü hiç kimsenin "Şeytan'a karşı güvende" olmadığını söyledi.

ABD'deki anketler bir kez daha 'Harris' dedi ABD'deki anketler bir kez daha 'Harris' dedi

Röportajın devamında konuşan Rahip, "Beni görmeye gelenlere önce bir doktora ya da psikoloğa gitmelerini söylüyorum" dedi. "Çoğu zaman acılarını açıklayan fiziksel ya da psikolojik bir temel var.Psikiyatristler bana tedavisi mümkün olmayan vakaları gönderiyor. Aramızda rekabet yok. Psikiyatrist bunun bir hastalık olup olmadığına, üfürükçü ise bir lanet olup olmadığına karar verir.Haftanın yedi günü, sabahtan akşama kadar, Noel Arifesi ve Kutsal Hafta da dahil olmak üzere çalışıyorum. Herkes savunmasızdır. Şeytan çok zekidir. Eskiden olduğu meleğin zekasını koruyor" ifadelerini kullandı.

Şeytandan kaçma yollarına dair bilgiler veren Amorth son olarak, "Örneğin, birlikte çalıştığınız birinin sizi kıskandığını ve size büyü yaptığını varsayalım. Hasta olursunuz. Benim ilgilendiğim vakaların yüzde doksanı tam olarak büyüdür. Geri kalanı ise şeytani tarikatlara üye olmaktan ya da ruh çağırma seanslarına veya büyüye katılmaktan kaynaklanıyor.Eğer Tanrı ile uyum içinde yaşarsanız, şeytanın sizi ele geçirmesi çok daha zordur" dedi.

Editör: Duha Sena Oskay