Yaşam

Uyuşturucu bağımlıları için ölüm yasalaştırılıyor!

Kanada, önümüzdeki yıl uyuşturucu bağımlısı bireyler için tıbbi destekli ölümü yasalaştırmayı planlıyor. Aktivistler, Kanada’nın kararını “öjeni” olarak nitelendiriyor.

Ülkede ilk kez 2016 yılında yürürlüğe giren ölümde tıbbi yardım (MAID) yasası, önümüzdeki Mart ayında madde kullanım bozukluğu olan kişileri de kapsayacak şekilde genişletilecek. Parlamento komitesi, yeni düzenlemelerin uygulanmasını incelemek üzere yeniden toplanacak.

Kanada’da vatandaşlar, kendilerini geri dönüşü olmayan bir duruma sokan ve kalıcı fiziksel veya psikolojik sorunlara neden olan ciddi bir hastalık gibi "ağır ve telafi edilemez bir tıbbi duruma" sahiplerse “ölümde tıbbi yardım” alabiliyor. Ölümde tıbbi destek alan herkes, belirli kriterleri karşılamanın yanı sıra bağımsız sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından değerlendirmeden geçiriliyor.

Uyuşturucu bağımlısı olan kişilerin de bu kapsama alınması fikri Kanada Bağımlılık Tıbbı Derneği tarafından düzenlenen bir konferansta tartışıldı.

Konferansta ölümde tıbbi destek için madde kullanım bozukluğu olan kişilerin değerlendirilmesine yönelik bir çerçeve sunan Nova Scotia Health Bağımlılık Tıbbı Başhekimi Dr. David Martell, "İnsanların tıbbi bozuklukları ya da çektikleri acılar bir akıl hastalığıyla ilişkili olduğu için bu kriterleri kapsam dışında bırakmanın adil olduğunu düşünmüyorum ve hükümet de adil olduğunu düşünmüyor" dedi.

Bazı uyuşturucu kullanıcıları ve uyuşturucuyla mücadele gönüllüleri VICE News’e yaptığı açıklamada, yüksek doz uyuşturucu kullanımını önleme merkezlerine daha iyi erişim, çeşitli tedavi ilaçları, barınma ve istihdam gibi diğer halk sağlığı önlemlerinin eksik olduğunu söyledi.

”ÖJENİK DÜŞÜNCE TEMELİNE DAYANIYOR” 

Kanadalı uyuşturucuyla mücadele gönüllüsü Zoe Dodd açıklamasında, “Ölümde tıbbi desteğin ruh sağlığı ve madde kullanımı alanında değerlendirildiğinde gerçekten öjenik düşünce temellerine dayandığını düşünüyorum. Madde kullanımı konusunda mücadele eden insanlar var. Bu insanlar aslında ihtiyaç duydukları desteği ve yardımı alamıyorlar” ifadelerini kullandı.

Ölümde tıbbi destek sağlayıcılarından biri olan Martell, madde kullanım bozukluğu olan kişilere yönelik sağlık hizmetleri seçeneklerinin yetersiz finanse edildiğine katıldığını, madde kullanım bozukluğu olan hastalarının destekli ölüme dair bir istek duymadığını söyledi.

Ölümde tıbbi desteğin, madde kullanım bozukluğu olan kişilere dayatılması fikrinin mantıklı olmadığını söyleyen Martell, “Madde kullanım bozukluğu olan birinin ölümde tıbbi destek alması onaylansa bile, yaşamlarına son vermelerine yardımcı olacak kişi kendileri olamaz.” Değerlendirmesinde bulundu.

Martell, değerlendiricilerin ayrıca bir kişinin intihara meyilli olup olmadığını ya da “mantıklı bir ölme isteği" olup olmadığını ayırt edebilmeleri gerektiğini de ekledi.

Martell, yeni düzenlemeler yürürlüğe girdiğinde ölümde tıbbi destek değerlendirmesi talebi isteyen kişilerde artış olacağından korkulsa da doğru bir şekilde triyaj yapıldığı takdirde ölümde tıbbi destek talebi onaylanan insan sayısının nispeten düşük olacağını savunuyor.

ZAMAN VE İLETİŞİM GEREKLİ

Evsiz insanlara palyatif bakım sağlayan “Community Allied Mobile Palliative Partnership”in Başhekimi Dr. Simon Colgan, ölümde destek taleplerinin "Bir kişinin yaşadığı deneyim bağlamında anlaşılması gerektiğini ve bunun zaman ve iletişim gerektirdiğini" söyledi.

Dr Simon Colgan’a göre madde kullanım bozukluğu olan kişilere yönelik herhangi bir ölümde tıbbi destek protokolünün, bu konuda deneyim yaşayan kişilerin katkılarıyla yapılması gerektiğini düşünüyor.

Uyuşturucu kullanıcısı bir aktivist olan Karen Ward, ölümde tıbbi desteğin, madde kullanım bozukluğu olan kişileri de kapsayacak şekilde genişletilmesini “Federal yasada bazı kişilerin gerçekten insan olmadığının bir ifadesi” olarak gördüğünü söyledi.

Aktivist Ward, Kanada hükümetini eleştirerek, “Hükümet ölümü erişilebilir kılarken daha iyi bir yaşamı imkansız hale getirdi. Sağlık hizmetlerine erişim, eğitim ve istihdam: bunlar radikal talepler değil” dedi.