Kıbrıs Türk halkının Dr. Fazıl KÜÇÜK (1906-1984)’ten sonra lideri ve hayatını Kıbrıs davasını adamış şahsiyet olarak nitelendirebileceğimiz birisi olan Rauf Raif DENKTAŞ (1924-2012), 20 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında 13 Şubat 1975 tarihinde Kıbrıs Türk Federe Devleti (KTFD)’nin ilan edilmesiyle geçici devlet ve meclis başkanı seçilmiştir.

Anayasal düzenlemelerin ardından 1976 yılında gerçekleştirilen seçimle KFTD’nin ilk devlet başkanı seçilmiştir. 1981 yılında ikinci kez devlet başkanı seçilmesinin ardından 15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nin kurucu ve ilk cumhurbaşkanı seçilmiştir.

Diğer bir dava adamı olan Yaser ARAFAT (1929-2004), İsrail ve tüm batılı devletlere karşı Filistin halkının var olma mücadelesinde tartışılmaz isimdir.

Filistin lideri Yaser ARAFAT, işgal edilen Filistin toprakları üzerine 1948 yılında kurulan İsrail Devleti’ne karşı yürütülen mücadelenin içerisinde yer almasıyla birlikte sembol bir karaktere dönüşmüştür. Bağımsız ve özgür bir Filistin Devleti’nin kurmaya amaçlayan ARAFAT, davasını tüm dünyaya duyurabilmek adına birçok uluslararası platformlarda yer almıştır.

KKTC Cumhurbaşkanı Rauf DENKTAŞ’ın 2004 yılında yaptığı bir konuşmasında, İslam Konferansı’nda bir araya geldikleri Yaser ARAFAT ile olan diyaloğundan bahsetmiştir. Denktaş, Arafat için “Muhakkak tarihe geçmiş bir insandır” diye bahsederken o gün yaşanan söyleşi de ise Arafat, “Denktaş Bey, sen bana BM'de söz hakkı verildi diye kıskanıyorsun. Şunu unutuyorsun, benim gömülecek toprağım yok henüz. Senin bir Türkiyen var, devletin var. Benim bir Türkiyem olmuş olsaydı, şimdi bu çektiklerimi çekmezdim.” demiştir.

Denktaş sözlerine şöyle devam etmiştir; “Arafat, o zaman sürgündeydi. ‘Gömülecek toprağım yok’ sözü bana çok battı. Biz Kıbrıs'ta eğer aklımızı başımıza almaz, devletimizden, egemenliğimizden vazgeçersek, zannedersem gömülecek toprağımız bizim de olmayacaktır. Rumlar en başta ‘Doktor Küçük'ün gömüldüğü tepe Rum malıdır, hadi bunu buradan sökün’ diye başlayacaktır. ‘Şehitlikler Rumların tarlasına gömülmüştür, çıkarın bunları’ diye başlayacaktır. Onun için Arafat'ın sözünü ben hiç unutmuyorum. Devletin kutsallığını, önemini ve devletini korumak için insanların nelere katlandığını... İşte bunları düşünerek değerlendirmemiz lazım diye düşünüyorum” demiştir.

Halkları için var olma mücadelesi veren iki liderin, yaşadıkları topraklar üzerinde bağımsız devlet kurma çabalarının tarihsel süreçleri Kıbrıslı Türklerin Kıbrıslı Rumlar tarafından ve Filistinlilerin Yahudiler tarafından soykırıma dönüşen katliamları unutulmamalıdır.

Filistin lideri Yaser ARAFAT’ın 11 Kasım 2004 tarihinde ölümü üzere KKTC Cumhurbaşkanı Rauf DENKTAŞ ve Başbakan Mehmet Ali TALAT (Girne-1952), KKTC'deki Filistinli Öğrenciler Birliği tarafından açılan taziye defterini imzalamışlardır.

KKTC Cumhurbaşkanı Rauf DENKTAŞ taziye defterine; “Tarihe mal olmuş bir bağımsızlık mücahidi, sabır ve tahammül sembolü, büyük bir lider, kardeş Filistin halkının ölmez öncüsü, uğrunda hayatını vakfettiği bağımsızlığı görmeden Allah'ına kavuşmuştur. Ancak eminim ki, arkada bıraktığı mücahit kahraman halkının bu hedefe muhakkak varacağı bilinci içinde huzur içinde ölmüştür. Rahmetle anıyoruz ve anacağız. Yattığı yer nur olsun ve yüce Allah, bu kahraman halka, layık olduğu barışı ve bağımsızlığı, barış yolu ile elde etmelerini nasip eyler.” diye yazmıştır. Başbakan Mehmet Ali TALAT ise taziye defterine; “Yaser Arafat, Filistin halkının uzun zamanlı, ancak acılı mücadelesinin önderi olarak insanlık tarihine mal olmuştur. Birçok kurtuluş mücadelesinde önderlik yapan kişiliğiyle Kıbrıslı Türkler tarafından her zaman anılacaktır.” ifadelerini yer vermiştir.

Rauf DENKTAŞ’ın da 13 Ocak 2012 tarihinde 88 yaşında iken ölmesi Türkiye ve KKTC’de derin üzüntüye sebep olurken, hayatları mücadele içinde geçen bu iki liderin bugün anıtsal mezarları uğruna savaşmaya bile göz aldıkları topraklarda yer almaktadır.